2011’in Fitness Trendleri

Kategori: Diyet & Fitness - Bu yazı 771 kez okunduYorum Yazın
2011’in Fitness Trendleri

Fitness trendleri hayatla birlikte her geçen yıl değişiyor. Bugün çok popüler olup milyonları peşinden sürükleyen egzersiz biçimleri yarın unutulup gidiyor. Peki, 2011’de bizi neler bekliyor? İşte moda dersler, gözden düşenler, 2011’de spor salonlarına damgasını vuracak eğilimler…

Çalıştırdığımız kas grupları aynı olsa da, yine bolca kalori yakıp, ter atıp incelmeyi hedeflesek de, zaman tıpkı moda gibi fitness trendlerini de değiştiriyor. 2011’de en çok öne çıkan eğilim, eğlencenin sporla iç içe geçmesi. Özellikle büyük kentlerde stresin dozu arttıkça spor yaparken eğlenmek, deşarj olmak bir ihtiyaç halini alıyor.

Vur patlasın, çal oynasın fitness

Son yıllarda dünyayı kasıp kavuran Zumba ateşi spor salonlarını bir parti mekânı haline dönüştürüyor. MyClub Spor Koordinatörü Mete Bektaş, Latin ezgileriyle birlikte yapılan Zumba’nın son derece yenilikçi ve coşkulu bir ders olduğuna dikkat çekerek, “Canlı perküsyon performansları eşliğinde yapılan masterclass’larda üyeler, parti havasında, fark›na varmadan kalori yakıyorlar” diyor.

Hillside City Club-Etiler Kulüp Müdürü Mehmet Can Uzun ise, dünyada eğlence ile egzersizi iç içe geçiren grup egzersizlerinin oldukça revaçta olduğunu söyleyerek “Türkiye’de de trend bu yönde. Latin dans derslerine eskiden beri bir ilgi vardı. Bu ilgi, son yıllarda spor merkezlerine taşındı. Aerobik gibi basit adımlar ve kolay hareketlerle yapılan egzersizler, tabii ki Latin müziği eşliğinde daha eğlenceli bir hale geliyor. Bu derslerde, zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz” diye konuşuyor. Uzun, pilatesin halen gözde olduğunu, ancak yakın bir gelecekte bu yoğun ilginin azalacağını söyleyerek şöyle devam ediyor: “Tenis, squash gibi raketli sporlara dünyada olduğu gibi Türkiye’de de olan ilginin azaldığını belirtmek gerekiyor. Geçen yıllar tabii ki bu sporlara olan ilgiyi tamamen ortadan kaldırmıyor ama kortlara ayrılan alanlar daralıyor.”

Kişiye özel ‘butik’ fitness
Bir tarafta devasa bir salonda onlarca kişi hep beraber eğlenip, harika müzikler eşliğinde spor yaparken, diğer taraftan ‘kişiye özel’ egzersiz kavramı da ilgi topluyor.

Örneğin, son yılların gözde egzersiz rutini pilates, artık daha butik stüdyolarda, kişisel eğitmenlerle birlikte birebir yapılıyor. Hero House Pilates de, bu işin butiğini yapanlardan. Genel Koordinator Sevgi Ertaş, “Öncelikle kişinin duruş analizini yapıyoruz. Program sırasında uygulanacak her hareket, bu analiz ile belirlenen kişisel vücut ihtiyaçlarına göre tasarlanıyor. Öğrenciler yaş grupları, vücut özellikleri ve spor geçmişlerine göre, 3 ila 5 kişi arasında gruplandırılıyor” diyor.

Les Ottomans GYM Danışmanı Gökhan Sonbahar da, kişinin programını hazırlarken, fitness çalışmalarında nelerden hoşlanıp hoşlanmadığını ve kişisel engellerini göz önüne aldıklarını söyleyerek, “Yaptığımız bir araştırmaya göre, insanların spor merkezlerinde programsız bir biçimde çalışmaları, ileriki yaşlarda ciddi zararlara yol açabiliyor. Kişiye özel spor programı sayesinde bu olumsuzluklar yaşanmıyor’’ diye konuşuyor.


Ne kadar hızlı, o kadar iyi
Günümüzde zaman her şeyden daha değerli. Kimsenin hiçbir şeyi şöyle sakin sakin yapmaya vakti yokmuş gibi görünüyor. Hal böyle olunca, spor salonunda geçirilen zaman da mümkün olduğu kadar sınırlandırılmaya çalışılıyor. Son yıllara damgasını vuran ‘express fitness’ kavramı 2011 yılında da devam edecek, hatta bu yönde teknolojinin yardımıyla daha da mesafe katedilecek gibi görünüyor

The Ritz-Carlton, İstanbul Laveda Spa Müdürü Bülent Tüysüz, yeni bir alet olmasa da ‘Rom’un bu yılda popülerliğini koruyacağını söylüyor. Uzay filmlerinden fırlamış gibi görünen bu alet, 4 dakika üst vücut 4 dakika alt vücut olmak üzere toplam 8 dakikada bütün vücudu kısa sürede çok etkili bir şekilde çalıştırıyor. Ekspres alternatifler grup egzersizlerinde de bulunuyor. Birçok spor klübü, Express Bosu, Express ABS, Express Butts gibi hızlı grup egzersizleriyle zamanı dar olan üyelerine hizmet verme yoluna gidiyor.

Outdoor aktiviteler öne çıkıyor
Geçtiğimiz sezondan itibaren öne çıkan bir başka yaklaşım da, bazı aktivitelerin dış mekanlara taşınması. Koşu, bisiklet, trekking, rafting gibi aktiviteler, spor merkezlerince dış mekanlarda organize ediliyor. Doğayla iç içe, temiz havada yapılan bu aktivitelerde kişiler hem bedensel hem de ruhsal olarak kendini yeniliyor.

Salonlarda teknolojik devrim
Fitness aletlerinde de son yıllarda büyük değişiklikler oluyor. Örneğin, çok amaçlı kardio cihazlarında dağda yürüyüş yapıyor hissi veren yüzey animasyonlarıyla tırmandığınız alanı ekrandan izleyebiliyor ya da hız yapıyorsanız ekranda sizi motive eden bir pist görüntüsüyle koşabiliyorsunuz. Eklem problemi olanlar için yerçekimsiz koşu bandı ya da koşarken size iyonize olmuş temiz hava üfleyen koşu bantları bile var.

Network sistemleri sayesinde, kişinin tüm yaptığı egzersizler kayıt altına alınabiliyor. Günlük, haftalık, senelik hatta sisteme üye olunduktan itibaren ne kadar kalori yaktığınızı, hangi seviyeleri geçtiğinizi gelişim trendi şeklinde görüntüleyebiliyorsunuz.

Bir başka enteresan yenilik de dolap anahtarlarını antrenman takiplerinin yapılabildiği TGS anahtarlarıyla birleştiren sistem. Ankara’daki RenewaClub üyelerine sunulan bu hizmet, kullanıcıya büyük kolaylık sağlıyor. Üyeler antrenman takiplerini yaptıkları anahtarlarla boş dolapları rahatlıkla bulabiliyor, kilitledikleri dolabın hangisi olduğunu unuttuklarında adres ekranı sayesinde dolaplarını öğrenebiliyorlar.

Yeni nesil egzersiz aletleri, internet, televizyon özelliklerine de sahip. Ekipmanlara I-Pod’unuzu takabiliyor, spor yaparken ister müzik dinleyebiliyor isterseniz film seyredebiliyorsunuz.

İletişim teknolojilerindeki gelişim, üyeler ve kulüp arasında olduğu gibi üyelerin birbirleriyle de iletişimine olanak veriyor. Üyeler, cep telefonlarından kulüpleriyle ilgili tüm gelişmeleri, dersleri, iptalleri takip edebiliyorlar. Sosyal paylaşım ağı Facebook’ta gruplar kuruluyor, kulüp üyeleri internet ortamında da iletişim halinde olup bilgi alışverişinde bulunabiliyor.

Çevreci ürünler
Çevresel sorunlara karşı tüm dünyada artan bir ilgi var. Fitness ekiplanları üreten firmalar da ürettikleri ürünlerin daha çevreci olması için yeni çözümler bulmaya çalışıyor. 2011’in fitness aletleri, her zamankinden daha çevreci, daha yeşil. Daha az enerji kullanımı, düşük karbon emisyonu, geri dönüştürülebilme özelliği, solvent içermeyen boyalar, ince ve yeniden kullanılabilen paketleme sistemi ürünlerde öne çıkan özellikler.

Kaynak:formsante.com.tr


Etiketler: / /
Bu Yazıyı Paylaş! Google+! Pinterest!