Mükemmeliyetçilik hastalık mıdır?

Kategori: Saglık - Bu yazı 776 kez okunduYorum Yazın
Mükemmeliyetçilik hastalık mıdır?

Mükemmeliyetçilik bir hastalık mıdır?
Mükemmeliyetçilik hastalığı

Mükemmeliyetçilik kusursuza ulaşma çabasıdır. Hepimiz derin bir mükemmele ulaşma isteği var. İdeale ulaşmaya çalışmak, hiç hata ve eksik yapmamayı arzulamaktır. Bu kişilerin yüksek hedefleri vardır. Bu hedeflere ulaşmak için yoğun bir çaba harcar. Ulaşamadıkların da büyük bir hayal kırıklığı yaşarlar.Mükemmeliyetçilik bir kişilik özelliği olduğu gibi çok boyutlu bir kişilik tipidir.Kadınlarda erkeklerden daha sık rastlanıyor. Çocuk anne ve babadan biri mükemmeliyetçi olduğunda model alabiliyor. Ayrıca baskıcı ve koruyucu yaklaşımı olan ailelerde çocuk eleştirilmemek adına mükemmeliyetçi tutumlar geliştirebiliyor. Anne ve babası tarafından kabul görmek her çocuğun kendine güvenmesini ve rahat girişimde bulunmasını sağlar. Ebeveynleri tarafından hataları, eksikleri sürekli gündeme getirilen çocuklar yetersizlik duygularını aşabilmek için kusursuz olmaya çabalarlar. Anne ve babalarının görmek istediği kusursuz çocuk olma çabasına farkında olmadan girerler.

Mükemmeliyetçilerde depresyon, yeme bozuklukları, öfke kontrol güçlüğü, performans kaygısı, ilişki problemleri görülür.
Öğretmenlik, bankacılık, sağlık sektöründe mükemmelliyetçi kişilere sıklıkla rastlanır.
Sürekli eleştirilen kişiler kendileri ile ilgili gerçekçi sınırlara sahip değildirler. Eleştiri yoğun olunca neyi iyi yapıp, nede zorlandıklarını, nerede durmaları gerektiğini ve ne zaman desteğe ihtiyaç duyduklarını bilemezler. Eleştirilmemek adına da kusursuz davranma çabasına girerler. Bu nedenle de tıkandıkları noktada kaygı yaşamaya başlarlar.

Obsesif kompulsif bozukluk sıklıkla mükemmeliyetçi kişilerde görülür. Psikososyal açıdan baktığımızda titiz, kuralcı, çocuklukta baskıcı ailelerde yetişenlerde obsesyonlara sıklıkla rastlanır.

Mükemmeliyetçiliğin iş yaşamına yansıyan olumlu yanları kadar olumsuz yanları da vardır. Bu kişiler verilen görevleri eksiksiz yapmaya çalıştıkları için tam bir görev adamıdırlar. Ancak kusursuzluk bazı durumlarda zaman kaybına sebep olduğu için işin yavaşlamasına da neden olur. İlişkilerde de durum daha karmaşıktır. Kişi ilişkilerle ilgili ideallerine kavuşamadığını gördükçe çözüm arayışına girer. Çözüm bulamadıkça iletişim kurma çabaları söylenmeye sonrasında da öfkeye dönüşebilir.
Mükemmeliyetçi kişiler yaşadıkları sorunların çözümü adına her yolu denerler. Konuşmak, davranış değiştirmek, küsmek gibi.. Fakat tıkandıkları noktada öfkelerini pasif şekilde gösterdikleri de olur.Bu kişilerin özgüven duygusu başarıları ile paraleldir. Başarılı olduklarında kendilerini güvende hissederler. Başarısız olduklarında ise güven duygusu derinden sarsılır. Başarılı olmak için yeni hedefler belirlemeye ve onu en iyi şekilde yapmaya çalışırlar.Başarısızlıkla karşılaşmaktan hoşlanmadıkları için başarısızlığı kabul etmek zor gelir. Çaresiz kaldıkları noktada kendilerini iyi hissetmek adına mazeret oluşturabilirler. Zorlandıkları durumlarda sonucunda başarıya ulaşamadıkları noktada da mazeret üretebilirler. Ancak yapabileceklerine inandıkları noktada mazeret üretmezler.

Mükemmeliyetçi kişilerle yaşayanların zorluklar

Kendi düzenlerine uyulmasını bekledikleri için bu düzen bozulduğunda düzeni bozan ile tartışmaya girerler. Tartışma konuları onların ufak tefek dedikleri ancak tekrarlar hale gelmesi nedeniyle etkisi büyük olan konulardır. İlişkilerin başlangıcında dürüst olmak adına kendilerini açık ve net olarak anlatırlar. Bunları bil beni böyle kabul ediyorsan et mesajı verirler. Bu şekilde karşısındaki kişiyle sorun yaşamayı önlediklerine inanırlar. Kontrolün kendilerinde olması ve bir sürpriz yaşamamak adına her olayı açık ve net bir şekilde bilmek isterler ve karşısındaki kişileri de bunun için zorlarlar.

İyi bir eş olmak ve ideal bir aile anlayışı kişinin sorunları görmezden gelmesine neden olur. Limitlerini zorlar, bunun farkına varmaz. Varsa da boşver der geçer. Ama bir süre sonra bu kadar zorlamanın etkilerini yaşamaya başlar. Yorgunluk, bıkkınlık ve mutsuzluk yaşanır. Aynı durum çocuklarla ilişkilerinde de vardır. Kendi çocuk tanımı uslu, söz dinleyen, sorun çıkarmayan ve başarılı olandır. Kendi zihninde kurguladığı çocukla oğlu arasındaki tepki farkları duruma müdahale etmesi için bir nedendir.

Kişinin istek ve ihtiyaçlarının yoğun şekilde etkilediği ilişkilere ait beklentileri vardır. Bu beklentileri kendi ilişkisinde de görmek için yoğun çaba sarf ederler. Geçmiş deneyimler, toplumsal inançlar, aile ve arkadaşlardan model alınanlar, basının etkisi bu beklentilerin temelini oluşturur. Bunları gerçekleştirmek için her yolu denerler. Bu hem kendilerini hem de karşısındaki kişileri zorlar. Bu kişilerin diğer bir zorluğu da düşüncelerinde katıdırlar. Yeni bir fikri ya da durumu kabullenmekte zorlanırlar.

Mükemmeliyetçiliğin günlük yaşama uyumu zorlaştıran bir yanı vardır. Bu açıdan tedavi gerekir. Uyumsuz mükemmeliyetçilik depresyon, yemek bozuklukları, öfke kontrol güçlüğü, performans kaygısı, ilişki problemleri olarak karşımıza çıkar. Mükemmeliyetçilik bu konularda tetikleyicidir.

Terapiye uyum da zorlanırlar. Sık terapist değiştirirler. Terapist değiştirmeleri için mutlaka nedenleri vardır. Sorunun beklentilerinden kaynaklandığını görmekte zorlanırlar.

kaynak: timeturk


Bu Yazıyı Paylaş! Google+! Pinterest!